Kayıtlar

Aralık, 2013 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

hakkı da buran dost-u viran

daha sen yokkenden beri gayem gelişim ve gerçekleşemez olmadan değişim hatırladım ilk sen kurmak istemiştin iletişim yaptığın yanlışları bilmek benim değil senin işin ilk kez küçümsediğinde bana ait zekayı yükselttin zaten uzanamamış olduğun çitayı ürkek değil, erkek gibi aşağıladım seni haklıydım, yine de korkak gibi pusuya yattın gün geldi ilk kez istedim dinlemeni derdimi tükürdün ve ittin nankör bi pislik gibi barınağından kalktığında tanıdım o yalancı yüzünü bizim ufaklık, kutusundan çıkmış saklı bir hançer gibi sineye çektim gülen iki yüzlü suratını yine de kabahatini bilmenin ve özrünün hatrına ama pişman olacaktır elbet sen gibi biri onca pişmanlıklarının inadına gelecekti görecektim, elbet bu sefer hazırlıklı olduğum bir ihaneti yarışa girdin beni her gördüğünde, ve hatta her görmediğinde, kendince haklısın...! ben hiç değişmedim, çünkü yarışta geçmek istediğin 9 sene önceki ben hala fakat sen ufak kibir diktatörlüğünü yaşatırken o küçük kafanda göremedin

tüccar dost

                                               tüccar tüccarlık maddiyatı satmaktır, maneviyatın satılması ise imansızlığa meyil etmektir. insanın, dostunu satmasının bir berisi, kendini satmasıdır. dostunu satmasının bir ötesi anasını satmasıdır. anasını satmasının bir ötesi de vatanını satmasıdır. sözün özü; maneviyatı satmaya meyil etmenin ötesi yaştır, berisi taştır. .......................................                                                  dost derler ki nedir dost? dost eşdir, eşin dostundur. eşin eş midir, dost olmadıkça? nedendir ki?  kardeşindir, yoldaşındır, iyilik adına gidilen tüm yol'arda. dost anandır, babandır, ailendir, ve destek oldukça zor anında. dost arkadaştır, paylaşıp, mutlu olduğun her anında. kimdir? dost kendindir, ve kendiyle dost olan ancak dost ola!

görgüsüz

küçükken çok lüks otellerde kaldım çok güzel yemekler yedim çok güzel kızlarla tanıştım çok güzel müzikler dinledim en iyilerinden, türk ve yabancı .... Ülke dışında ve içinde çok yer gördüm... yurtdışılarına ve yabancı insanlara da, burjuva kulüplere de aşinayım daha 10 yaşımdayken rotary desenli battaniyeye yatıyordum ve şimdi gelmiş sidik yarıştırıyorlar benimle bazıları, 18 yıldır hiç laf etmedim amma bilmenizi isterim; ..... en güzel yemekleri yedim ama doyduğumda zorla devam etmedim gördüğüm en güzel kızlar ulaşabileceğim kadar yakındılar ama elimi bile sürmedim üstelik hiç kalmadı aklım... şunun farkındayım; hala domuz gibi, bu ihtişamın peşinde koşan ve doyum nedir bilmeden hayatta her gördüğünü yiyen, tüketen insanlarla, hiç görmemiş olan ve her gördüğüyle ahkam kesen hava meraklıları tamamen aynı yerdeler... çünkü her birinin gözü aç, asla doymuyorlar, insanları yiyorlar, yemekleri yiyorlar, havayı yiyorlar, toprağı yiyorlar, ömürlerini yiyorlar, fak

adalet !

insanın özü ve başlangıcı duygulardır duyguların da özü artı ve eksi cereyanlardan oluşur... sevme ,yardımseverlik ,fedakarlık, utanma(ar), sevilme duygusu bi tarftan, nefret, öfke, arsızlık ,bencillik, kibir, kıskançlık diğer taraftan iyi bir eylemi icra ederken niyetiniz temiz olsa bile aklınıza nasıl menfaat sağlıyabilirim gibi bir düşünce gelebildiği gibi (toyluk zamanlarında/ ayırdetme yeteneğini kontrol edemiyorken) kötü bir eylemi gerçekleştirirken de vicdanınıza merhamet duygusu düşebilir....(toyken ve kontrolsüzken) kötü düşünceler sizi hep belli başlı bir kaç yeteneğiyle yakalar örneğin ısrarcılık, ya da bence en önemli ve çok gelştirmiş olduğu yeteneği olan aldatıcılık! bakınız aldatıcılık en ustaca kullandığı silahıdır ve de en kuvvetlisi... kibir bir yanılgıdır, yani algınızın aldatılmasıdır para,güzellik, güç bunların hepsi aldatıcıdır, algınızı yanıltır. bazen gözlerinizi bazen dilinizi bazen burnunuzu aldatır... bazen de aklınız aldanır.... iyi düşünc

televizyon

Resim
 Listen to me! Television is a circus, a carnival, a traveling troupe of acrobats, storytellers, dancers, singers, jugglers, sideshow freaks, lion tamers and football players. We’re in the boredom-killing business. So if you want the truth, go to God. Go to your gurus. Go to yourselves, because that’s the only place you’re going to find any real truth. But, man, you’re never gonna get any truth from us. We’ll tell you anything you wanna hear. We lie like hell. We’ll tell you that Kojak always gets the killer and that nobody ever gets cancer at Archie Bunker’s house. And no matter how much trouble the hero is in, don’t worry. Just look at your watch. At the end of the hour, he’s gonna win. We’ll tell you any shit you want to hear. We deal in illusions, man. None of it is true! But you people sit there day after day, night after night, all ages, colors, creeds. We’re all you know. You’re beginning to believe the illusions we’re spinning here. You’re beginning to think that the