Kayıtlar

2015 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Önemli Olan Nedir ?

"önemli olan zoru başarmak" değildir önemli olan kişinin faydalı olmasıdır. nereye giderse gitsin ! hangi şartlar altında olursa olsun. ortamı güzelleştirmelidir, ya da bu uğurda çaba göstermelidir insan. hapishanede bir kuşu iyileştirmek, ya da bir kuşa bakıcılık etmek. çiftini kaybettiğin bir ayakkıbıyı saksı yapmak imkan varsa müzik yapmak dağın başında toprağa şekil vermek çöplükten toplananlarla küçük sanat eserleri yapmak ya da ev yapmak karton kutulardan kendine mağarada resim çizmek. önemli olan insana yakışır yaşamaktır doğru olan budur ve önemli olan doğru olanı yapmaktır. bu iş gayret gerektirir, tek zorluğu burdadır. önemli olan sadece zoru başarmaksa; ip üstünde yürümek de çok zor, buzlu suda günlerce kalmak da, bir oturuşta 25 tane hamburger yemek de, ama kime ne faydası var?

ilrei grei - 2015 (2. örneksel albüm)

Resim
Beste Zamanları 00:00 Ehli keyf 01:30 Serenat 04:03 Babam ve Oğlu 09:40 Çöl Denizi 1 14:50 Çöl Denizi 2 18:11 Aşikar (hareketli vers.) 19:49 40 Milyon Alem 23:13 D.u.l.d.a. (metal vers.) 24:18 Serenat (enstrumantal) 26:51 Kapanış 27:24 Hatıra 30:37 Eskici Bize bu eşsiz yurdu ve Mustafa Kemal Atatürk'ü bahşeden yüce Tanrı'ya sonsuz teşekkür ederiz. Dinleyiciye Not: Paylaştığınız, dinlediğiniz, "yapıcı" eleştiri ve yorumlarınız için çok sağolun.  Samimiyet tüm akrabalık bağlarından kuvvetlidir. ___________________________ ehli keyf söz : Rüzgar Everest müzik : Rüzgar Everest - Hakan Akgül serenat söz : Rüzgar Everest müzik: Rüzgar Everest - Hakan Akgül babam ve oğul söz: Rüzgar Everest müzik: Hakan Akgül çöl denizi söz: Rüzgar Everest müzik: Hakan Akgül çöl denizi 2  söz: Reşat Kayon müzik: Reşat Kayon aşikar söz: Rüzgar Everest müzik : Reşat Kayon 40 milyon alem söz : Rü

yetmiş dokuz

umutsuzluğun çukurunda, en kanlı vahşetten, en ince zulme varana dek, şahidi olmadığınız hiçbi eza kalmasın ! ırağınızdaki felaketler bile ayan olsun gözlerinize. unutmayın hiçbir şeyi, her şeyi şimdi gibi hatırlayın ! hafızanızın kudreti bedbahtlığınız olsun ! çıplak yara gibi kalın, hiçbi acıya alışmayın, hiçbi zulmü kanıksamayın ! acılarınız, doğan her gününüzü karartsın ! her yaşayacağınız acı, bir öncekinden daha büyük ve daha dayanılmaz olsun ! soyunuz uğrasın felaketlere, bütün afetleri yaşayasınız ! sonsuza değin, uyku haram olsun nankör gözlerinize ! dostlarınızın ihanetini, sevdiklerinizin nefretini, duyasınız, göresiniz ve bilesiniz ! yerin göğün tüm belaları, kötülüğü, yaksın kalleş yüreğinizi ! arafta kalsın ruh ve bedeniniz, ölüm dahil kurtaramasın sizleri ! tamunun ateşi bile, azabınızın yanında bir serin sudan ibaret kalsın ! iblisler şükretsin kendi hallerine, yanışınızın ve yok sayılmışlığınızın karşısında ! ................ Not: Murath

geçmişimle ilgili ufak bir mizansen

her birini ne çok sevdim hayatıma girmiş bütün kadınları, onlar için aynısını söylemek o kadar güç ki hayatta epeyce güçlükle mücadele ettim etmesine, gönül zorluğu bi farklı yoruyor be koca adamı yıllar ve yıllar geçti öyle bir kadın sevdim ki, sevdiğim tüm kadınların toplamıydı sanki hayat tecrübelerden edinilen kazanımlardan ibaret, bu da farklı bitmedi elbet  açık ve net söylüyorum ne kibirim vardır haşa ne de riya, öyle sevdim öyle sevdim ki kılına zarar geleceğini bilsem göz pınarlarım boşalırdı ahh ne çok sevdim ki kalbim koşuşturan bir çitanın kalbi gibi perişandı samimi ve ısrarla söylüyorum ki kimse zarar veremezdi ona eğer yanındaysam cesaretim dinmezdi dizginlenmezdi o yanımdaysa öyle ya bilen bilir daha mutlu edemezdi hiçbir şey onu varlığımdan çok

doyamıyorum

kolundan çekip de öpsem seni, doyamıyorum konuşsak gecelerce, belini kavrasam, yan yana yatsak, sessizce, dokunmasam, sürekli beraber olsak, azdır, doyamıyorum. kolarım yetiyor uzanmaya, bacaklarım yetiyor kalkmaya, yetmeyi de bırak; seni düşünen kafam, rahat vermeyen kalbim, fazla geliyor, kendime kendim, fakat nasıl bir sen varsın ki, sana doymak yetmiyor.

Tübitak’ın Değerlendiremediği Proje Dünya Fizik Yarışmasında Birinci Oldu

Tübitak’ın Değerlendiremediği Proje Dünya Fizik Yarışmasında Birinci Oldu

Özsöz 18

Tanrım ne kadar uzun yaşadığımın veya ne kadar tat aldığımın önemi yok. Yeter ki yararlı, anlamlı bir ömrüm olsun, kıymetli ve seçkin kullarınızınki gibi...  her şeyi 1 noktaya kadar küçültebilirsin, fakat büyütmenin sonu yok gibi... zaman da ancak bir nokta kadar küçültülebilir, bu da ilk geldiği yere geri döndürülmesi şeklinde olacaktır. zeka için zamanın önemi, genişliğinden ibarettir, ne kadar zeki olunabilinirse olunulsun, sorunun büyüklüğü arrtıkça, ihtiyaç duyulacak olan zamanın, genişlemesi de gereklilik olacaktır. Akıl olmadıktan sonra... ne kadar zekaya sahip olunulduğunun da, ne kadar bilgiye sahip olunulduğunun da, ne kadar kitabın, müziğin, filmin bilinildiğinin de hiç bir önemi yoktur. ahlak topluma veya kişiye özgü değildir. evrenseldir, akla ve vicdana dayanır. sesimiz yalnızca sorunları çözmek ve sanat için, dedikodu değil kulaklarımız yalnızca işitmek için dünyanın bize anlattıklarını, kalitesiz müzikler ve gürültü için

Hallaç Pamuğu

hallaç pamuğu bin ilin, yirmi bin yiğidini serseler, yıkamazlar, sonsuz direncim. ... ah ama bir sen varsın en zayıf noktamsın öyle kırılgan ve güzelsin ki sana çekiliyorum, zerafetine kurban ediliyor zerre zerre ufalanıyor bütün direncim. hallaç pamuğudur artık kalbim. ... gel burdan gidelim hiç bişey olmamış gibi  her şey yeniden başlasın tüm kazandığım savaşları kaybederim uğruna ve tüm başarılarımı.  önemi yok, seni kazanamadıktan sonra. ... çözmek için çok geç, sarmalanmış kökleriz iç içe geçmiş... ... dudakların dudaklarım saçların saçlarım  dokunuşun  dokunuşum arzuların arzularım, şefkatinden fazla şefkatim gözlerinse ah o gözlerin içerisinde içerler beni, içerisinde gözlerim ve yine senin gözlerin... Rüzgar L. Everest

Kıyamet İnsana Ait

Kıyamet İnsana Ait neden beni sevecek olana aşık olayım ki ? fazlaca severim, o ayrı ! ulaşılabilecek olduktan sonra," ulaşmaya çalışmanın" ne anlamı kalır? aslolan belki sever ümidiyle sonsuz gayrette bulunmaktır. aşık olunanın sevmeye ihtimalinin bile olmamasıdır seni ümitsizliğinin diplerinde dehşete düşüren. tanrıdan da en çok koptuğumuz zaman, bizi umursamadığını düşündüğümüz zamanlar değil midir? korkunç ve oldukça öfkelendirici ! bazen sanki umru değiliz. her reddedişin ve isyanın başlangıcında,  insanoğluna adaletsiz davrandığının düşüncesi yok mudur? hem zaten, koskoca Tanrı bile ; acılarımızı, acizliği ya da muhtaçlığı nerden bilecek? ne bilecek ki o günkü o dehşet korkuyu ? Rüzgar L. Everest

Ağaçla su gibi

ağaçla su gibi  ağaç ve suyun ilişkisi kadar farksız ilişkimiz bilir misin susuzum asırlardır sana bilir misin nicedir halim sensiz yapışır kabuklarım kabuklarıma yanar kurur gövdem kavrulur yapraklarım her gün tüm varlığımla sana kanıyorum saniye saniye an be an sana yanıyorum. dilesen ömür boyu senin için yaşamamı fazlasıyla kolayca olur bu rica. varlığım varlığın kadar ve varlığım varlığından dolayı var. her gülüşünde yıldızlar parlıyor her gözlerinle yaktığında zamanlar duruyor ıtır gibi zarif, tatlısın ve bu çokça tüketiyor beni formülü yok sana dair sevgimin, sınırsızca kaplar en uzakları evrenleri kap kap koysalar hani önüme 40 milyon alem yetmez doldurmaya, hepsine de "sen" diye akar, dolar dolar taşarım. Rüzgar L. Everest

Hoyratça eşlik et

Hoyratça vahşet mi bekliyorsun benden ? üzdüğünde ya da kırdığında seni biri, göreceksin! sert olmamı mı istiyorsun benden , ya da hoyrat kirpiklerine ters giden rüzgarları göster bunlar dışında fena davranmamımı bekliyorsun sana karşı ? yanlış öğrenmişsin sevgiliyi çocuk, benim tüm sana gelişlerim dosdoğru. eşlik et  ey benim yarenim affet vazgeçişlerim için  dans ederken eşlik et sensiz, hep bir eksiğiz.  tamamlanalım karşılıklı adımın geçtiği yerlerde saygı gör bak bütün topraklarım senin huzur güven sadakat ülkesindesin koşturduğun tüm o özgür atlar, mutlu olabileceğin yegane diyardaki denizlerin üzerine yağan yağmurlar gibidir şahane, ucu bucağı yok ve pare pare sıçrayan damlacıklar  4 nala, sakin ve kendini bırakırcasına her biri düşer farklı zamanlarda ah bir de o sesi yok mu , sesin gibidir, pıtır, pıtır, pıtır. Rüzgar L. Everest

Kahrolası Farkındalık !

ah şu kahrolası farkındalık! tüm uyuşturucular arınıyor vücudumdan, duygu bastırıcılar, antidepresanlar, morfin ! tüm kapanmış yaralarım acıyor, öfkelerim yüzeye çıkıyor, ve aynı zamanda bütün pişmanlıklarım. pişmanlığın ateşi ne de büyük öfkenin yanında. kalbim tekrar ve tekrar kırılıyor... ah şu uyuşukluk ! aşık oluyorum, sevmiş olduğum tüm kadınların içerisindeki o şeye, her ne ise ? onu istiyorum!!! nefes alıp verişim, arzularım, her şey yeniden yeşeriyor ve yeniden tekrarlanıyor. bütün bir tarlam ve ben filizleniyoruz bekle beni geldiğim yer , sana geri dönüyorum. kuşat beni, kuşat gözlerimi, göz kapaklarım daha da açılmasın. özledim seni, sıcağını soğuğunu, merhametini, cömertliğini, her halini. nefesimi tutmuyorum artık, geri almamacasına bırakıyorum. onların olsun. sizler bizler birlikteyiz. hoş buldum, hoş sohbetler olsun... Rüzgar L. Everest

kendimin programlama diline giriş

o kadar sıkıştım ki kendi içimde, on bin tane elim olsa, on biniyle de ayrı dertler anlatsam  yine de rahatlayamam. kendime karşı hep dürüst oldum, bu sefer sizin için kendime karşı acımasız olacağım, zaten bildiğim şeyleri sizlerle paylaşarak gerçekleşecek bu! bugün spor yaparken gördüm bir arkadaşımı, o an tekrar ve tekrar hatta tekrar düşündüğüm şu oldu; asla ve asla öyle zarif ve güzel bir kız arkadaşım olmayacak, çünkü hayatımdaki öncelikler çok daha başka, insanları umursayan insanlar umursanmazlar! hayatımı bilgisayar kodları gibi görüyorum  aynı zamanda hayatımdaki her şeyi de.... neden ve sonuç... mutlak tek gerçek nedensellik ilkesi ! kodlar der ki; hiç bir zaman böyle kadınları elde edemezsin çünkü onları elde etmeye niyetlendiğinde kendinden ödün verirsin, şımarık olamazsın, riyakar olamazsın, para ve şöhret peşinde koşamazsın, önemsemeden duramazsın, kodlar bu verilerin doğrultusunda 0 olarak karşılık verir, güzel ve iyi kadı

Özsöz 17 -ısınma turları-

kendilerinde; tutunabilecekleri yüksek bir karakterin mevcudiyetine rastlayamayan insanlar, kendilerini; ' kölesi oldukları ahmakça fikirlerinin ve vahşice davranışlarının ' savunuculuğunu yaparken bulacaklardır. nefsine hakim olamamış insanlar, benliğine hakim olan fikirlerin hükümdarlığını savunur.                     -Tükendiler çarçabuk- "...oysa ne kadar hoşlardı, para ve güçle şımartılmadan önce, genç kızları zarif ve ölesiye güzel, delikanlıları ise yiğit ve yakışıklı, neredeler, kayboldu hepsi ? şimdi yerlerinde, döküntü orta yaşlar, çoluk çocuğa karışmış fakat ayyaş anne babalar, ergenliğin tüm çocukluğunu taşıyıp, çocukluğun tüm saflığını yitirmiş köhne varlıklar..." ahlak, özgür düşünmenin teminatı, özgür düşünme ise özgürlüğün teminatıdır! her insan yanılır, kibirliler hariç! R. L. Everest

Hangi şekilde yazıyorum ?

düşünce yazılarımı, okunulsun diye, kısa ve öz, anlaşılsın diye, sade ve basit, derin anlam arayanlar için ise, şifreli ve katmanlı gönlüm hitabetin başka türünü bilmez diye de, samimi ve içten yazıyorum. özsözleri, şarkı sözlerini ve kafiyeli sözcük öbeklerini yazarken ise manevi anlamı öncelikli tutmak şartıyla, çift hatta bazen 4 anlam taşıyan sözcükleri kullanarak zaman geçtikten sonra her okunulan yazının daha alt anlamıyla birlikte görünüp, kalıcılığının ve çok katmanlılığının korunmasında çaba göstererek yazıyorum. böylelikle, bir yazı ilk okumada anlaşılır, ikincide daha iyi anlaşılır, zaman geçtikçe, üçüncü ve dördüncü okumalarda muhtemelen tamamen anlaşılıp, son haline erişilmiş olunulacaktır. kafiye çeşitliliği açısından " alışılagelmiş sondan kafiyenin" yanında, "baştan kafiye" ve  "uyumlu kelimeler" diye adlandırdığım, okurken kafiyesiz gibi görünen fakat peş peşe okunduğunda 'kelimelerin okunuş seslerinden (

İnsanı Akıllı Kılan Ne?

-kısa bir yazı- aklı kullanmayı ne öğretir, kim öğretir ? veya neden öğreniriz, ne için öğreniriz ? hayatın kendisi, hayatta kalabilmek için... (bundan ne anladığınıza bağlı, birazdan açacağım) doğduktan sonra yürümeyi öğrenmen gerekir nesneleri tanıman gerekir hangisi kötü (cısss, kaka) hangisi iyi (cic-ci)  öğrenmen gerekir (biri öğretse de öğretmese de) ! zamanla büyürsün... hayatın tehlikelerinden korunabilmek için, misal, bulunduğun kara parçasından taşınabilmen için, gerektiğinde nehri, denizi, hatta belki okyanusları aşabilmek için, aklını kullanman ve geliştirmen gerekir ! insanlar zehirli ya da yırtıcı hayvanlar karşısında bu şekilde hayatta kalabilmişlerdir. aklın tanımı çoktur, hayatı kolaylaştıran düşünsel çıkarımların bütünüdür de diyebiliriz. peki NEDEN hayvanlardan daha akıllıyız?  veya ne zaman hayvanlar bizden daha akıllı ? bunun üzerine çok düşündüm, kendim nedenini bilmediğimden değil ,  en ilkel şekliyle nasıl ifade e

2014 sonu 2015 başı

Resim
Her sene, bir önceki sene içerisinde yapılanları listelemeyi görev edinmiştim fakat 2015 öyle hızlı başladı ki yazmaya fırsat bulamadım, bu sebeple 2015'in bu güzel ve kutlu 19 Mayıs'ında, geçen sene yapılanları özetledim bugün yayımlanan önceki yazılarımda. Bahsetmediğim bir kaç şey kalmıştı, mesela 2014 sonlarında bir kısa film çektik, 3 adet beste yaptık ve bu bestelerden 1 tanesine klip çektik, görmediğim dört ülkeyi görme fırsatı buldum, kimyasal ilaçlamalarla ilgili şahane fotoğraflar elde ettim ve güzel araştırmalar yaptım. Böylelikle 14 sonlandı. 15'in başında ise; Ocak-Şubat ayları içerisinde 12 adet daha beste yaptık ayrıca bir kaç düzenlemeye giderek, toplamda 19 parçalık bir albüm oluşturduk, adı Yolculuk'tu. Bunun dışında blog adreslerimin cep formatlarının tamamına şekil verdim. Artık cep telefonunuzla içerik takip ederken gözleriniz daha az yorulacak, daha şık bir tasarım sizi karşılayacak... 2008'den beri açtığımız tüm bloglar: varoluyorum.b

2014'te ürettiğimiz 41 kullanışlı AutomateIt Kuralı @rewerest

Resim
Bu programın (automateIT) ücretsizi "dünya çapında" yaklaşık 500.000 / paralısı ise ortalama 50.000 indirme almıştır. Bu sebepten, ülkemiz adına gururla söylemeliyim ki yazmış olduğumuz kurallar "dünya genelinin" yazmış olduğu kurallar arasında EN YÜKSEK PUANLAMA'yı alarak tam 6 ay boyunca Marketteki liderliğini korumuştur, ayrıca en ÇOK indirilenlerin arasında yer almaktadır. (1 sene sonunda bugün hala en çok olumlu oyu alarak listenin ilk 20 kuralı arasında 10 dan fazla kuralla yer almaktadır ve hala en çok indirilenlerin arasındadır.) 41 adet kuralın 23 tanesi ellinin üzerinde indirim almış, bunlardan 5 tanesi ise 500'ün üzerinde indirim almıştır. ellinin üzerinde indirme almış toplam 23 kuralın, TOPLAM indirme sayısı : 7228 'e ulaşmıştır ki bu sayı 50.000 / 7228 oranı ile ölçütlendirirsek çok iyi bir rakamdır. Kendi seçtiklerim: 1- kaçırdığım aramaları hatırlat r50 2- uzaktan kumanda olarak telefonumu kullanırken wifi kesilirse hem

2014'te Ürettiğimiz 41 kullanışlı iFttt Tetikleyicisi

Resim
https://ifttt.com/p/rewerest/shared and A-----> ios B/ d.box and K-----> G.d. and F-----> t E-p/ ios F.a/ box/ d.box and M-----> d.box/ ios b./ g.d.  konum-----> g.d. 4square-----> g.d. fb f-----> bl fb a2-----> bl fb d-----> bl/ g.d./ d.box Yarının Hava d-----> ios b/ and b hava C-----> and b hava Km-----> and b Bugünün Hava d-----> ios b/ g.t./ Hava UV-----> and b Hava NEM-----> and b rss-----> ios b./ and b./ sms ios f-----> t e-p/ box/  manyt-----> sms/ e-p/ g.d./ and b. tw-----> bl sms-----> manyt bl-----> g.d. 500-----> box/ and Dk/ duvka zamanlayıcı (evden çıktığımda)-----> manyT kısaltmaların anlamları: and : android A: Arama A2: Adres   T: toplu K: Konum F: Fotoğraf M: Mesaj Fb: Facebook D: Durum ManyT: Manything Tw: twitter Bl: blogger 500: 500px B: bildirim d.box: dropbox G.d.:google drive G.t.:google takvim F.a.:

2014'te Ürettiğimiz Projeler -Telif Hakları Alınmıştır-

Resim
- Projeler 1. Referans Projesi Amaç : Üretken insanları birbirleriyle buluşturmak, ihtiyaca yönelik bilgi, kaynak ve kişiler bulmak (doktor,mühendis,müzisyen,çiftçi,balerin,usta,oyuncu,terzi ve benzer her şey) Projenin; Gelecekteki muhtemel yeni adı: "Kaynak" Kurucu ve Geliştirici: R. Levent Everest  Geliştirici: Görkem İnanç Korkmaz Durumu: Tamamlandı. / Finansman bekleniyor. Ayrıntılı bilgi: https://my.pcloud.com/publink/show?code=cvY#folder=13347623&page=publink&code=cvY Gelecekteki Logosu: Geçmişteki Logosu: 2. Netü -ve entegre akıllı saat- Projesi Amaç : Tüketimlerin otomatik olarak ya da elle girilerek, saat ve kullanım miktarı gibi ölçütlerle listelenmesi ve grafiklere dökülmesi. Bu sayede tüketimi düşürmenin, sağlıklılığın ve verimliliğin arttırılması. Projenin; Uzun adı: Ne kadar tüketiyorum / Ne tüketiyorum? Kurucu ve Geliştirici: R. Levent Everest Durumu: Tamamlandı. / Finansman bekleniyor. Kısa ek bilgi: Sistemde istenilen bilgi

özsöz 16

Düşünmek soru sormakla başlar, hayata dair, bilime dair, sanata dair, her şeye ve herkese dair, fakat en önemlileri kendimize karşı sorduklarımızdır. İnsan yaşarken, başka bir benliğe bürünmek için değil, kendi benliğinden kurtulabilmek için yaşar. Bütün bir ömrün başlangıcı alınan, sonu ise verilen bir nefesten ibarettir... Mutluluk öfkeyi yenmekle, sabırla, affedicilikle, incelik ve zerafetle, yani yalnızca nefsi mücadeleyle başlar, sonrasında farkedilecektir ki, bilime açık, sevmeye açık gönüller elde edilmiş ve bu takdirde içerisinde geçmişe saplantılı kalınmayan, tarafsız, günün kıymetini değerlendirebilen, geleceğe, her şeye rağmen umutla bakabilen harikulade bir anlayış özümsenmiş. Bireyler, var edilişlerindeki amacı sorgulamaksızın, amaçlarını, bulundukları mevkiler üzerinden yola çıkarak hesaplamaya yeltenirlerse, asla amaçladıklarından öteye gidemeyecekleri gibi, hiç bir zaman da var edilişlerindeki kudreti kavrayamayacaklardır. Evrenin en önemli bulduğum özelliklerinden biri

Akdeniz'de Yalnızlık

Resim
Akdeniz'de Yalnızlık ılık, yer yer sıcak bi esinti boynumdan kavrıyor, döndürüyor başımı. acaba çok mu kaldım yalnızlığın içinde ? üstüm başım yalnızlık kokuyor, gömleğime sinmiş, pantolunuma bile, hatta yattığım yere... havalandırıyorum, havalandırdıkça sanki daha çok kokuyor. o tatlı sohbetler mi ekşidi? dışımda mı kaldı sıcacık gülüşler de, bozuldu? gündelik kalabalıklaşmalarım mı küflendi? neyseki güneş son ışıklarını vurmakta yüksekçe tepelerin doruklarına, şehir bana kaldı adeta veya loş bi akşamda yürümek isteyen herkese. sokaklara fırlatıyorum kendimi, baştan başa gezerken kör sokakları, biraz olsun içim sönüyor. düşünüyorum kendi kendime; neden gündüzler artık nafile ? akşamların önemi ne zaman arttı ? saat kaçta ? bitmek bilmeyen gece çalışmaları nasıl dindiriyor gönlümü ? eve gitmeliyim! ...çalışmalıyım. ...en sevdiğim ikinci zamanı geldi günün, aksi yönde doğacak olan seferi güneş. henüz tepelere gün doğmadı fakat kuşlar ilk ağartıdan ber

Kıskançlığa karşı 1'e 1

Kıskançlık, haset edilen kişinin sahip olduklarını içerleme, çok görme, çoğu zaman da özenilen kişinin, sahip olduklarına sahip olma isteğidir. Onda değil bende olmalı, o hak etmiyor, ben hak ediyorum gibi düşünceleri barındırır, bu sebepten imrenmekten tamamen farklı ve oldukça alçakçadır. fakat hepsinden ziyade kıskançlık, kendini aşağı görmektir, "kendini aşağılamaktır" ! Özgüvensiz ve kibirli bir anlayışın ürünüdür. Bunun böyle oluşundaki en temel sebep kişinin hükmen kendini yenik görmesidir, zira eğer her şey yeterli gelseydi ve tamamen ya da kısmen, kendi kıskandığı kişiden daha iyi konumda olsaydı, ya da en azından öyle düşünseydi, zaten başında o kişiyi kıskanmazdı. Yani kısaca; madem kıskanılan kişiyi kıskanıyorsun, öyleyse onun senden daha iyi olduğunu kabul etmiş oluyorsun, e eğer o senden daha iyi ise, öyleyse onu kıskanman yanlış çünkü o senden iyi olduğu için onu hak etmiş, sen edememişsin. Çelişkili, mantıksız, saçmasapan bi davranış! (kıskan

Kendimiz için ne yapmalıyız ? -10 madde-

Var ediliş amacımız, var olma amacımızla aynıdır, her ne kadar reddetsekte... İnsanın var olma amacı özünü tamamlamaktır. (tamamlanmaktır) Ne üremek, ne yemek yemek, ne de yaşamını sürdürmek... Bu sebepten hepimiz, öyle ya da böyle "mücadele ederiz", görevimizi yerine getirebilmek için. Her canlının önemli bir ortak paydası da budur. Öyleyse, kendimiz için neler yapabiliriz? Aklımıza gelenleri özetleyelim: Öncelikle; - Düşünmek (her şey ve hiçbir şey hakkında, sürekli) - Ahlak ve Akıl sahibi olmaya çabalamak başta gelmektedir. Sonrasında; 1. Okumak (anlamak) - bilim, kültür, sanat, şiir, edebiyat, her hangi bilgilendirici doküman, farketmez. 2. Sorgulamak / Açık Görüşlü / Açık fikirli olmak - öğrendiğimiz, duyduğumuz, gördüğümüz, okuduğumuz tüm bilgileri düşünmek, akıl süzgecinden geçirmek. Sorgulamak. 3. Seçici olmak - arkadaşlar, dostlar, film, müzik seçerken, her yerde, her zaman. 4. Sanatla ilgilenmek / Sanat icra etmek - müzik dinlemek, tiy

Su

Su karanlık günlerinden yakınıyorsun, gözlerin görmez mi, gözlerin? yalnızlıktan dert yanıyorsun, kulakların duymaz mı, kulakların? mutsuzluktan bahsediyorsun, elin bedenin tutmuyor mu? ölmekten dem vuruyorsun, kalbin hâlâ atmıyor mu? doymak nedir bilmiyorsun, ay'dır karnın doymuyor mu? dinmek bilmiyor sönmez hırsın, gün'dür içmesen yanmaz mısın?  zamanın hiç bitmez sanıyorsun, gelecek şu andı, geldi geçti. hayatına hakikaten hâkim misin? kendi aldığın nefes, verdiğin bizim... -Rüzgar L. Everest-

Fos güven değil ÖZGÜVEN!

Özgüven sıklıkla fosgüvenle karıştırılır. Hiç şüphesiz ki, şu an toplumun, özellikle doğadan, doğallıktan, kendinden kopuk büyük bir kısmı için özgüven zannedilen şey aslında budur, kendine güvensizliktir. Bireyin mutlaka özgüvene ihtiyacı vardır lakin kişi nasıl kazanıldığını çoğunlukla bilmediğinden, farklı şekillerde, "hak edilmemiş olan güveni" elde etmeye çalışır. Kişi kendini yüceltir, şişirir, asla sahip olamadığı özellikleriyle, olmayan bir benliğe bürünür. Böyle insanlar, saldırgan, karşıt fikirlere kapalı, -bireysel anlamda- başarısız, umutsuz ve mutsuz kimselerdir. Günümüzde insanların birbirlerini dinlememelerinin, umursamamalarının (argoda tınlamamak/iplememek) nedeni budur, kendilerinden başkalarına bakmak kendilerine olan mükemmelliyetlik duygusuna zarar verebilir, ayrıca sürekli ben diyen bir bencillik içerisindeyken, sizi neden dinlesinler ki? Bu (başkalarıyla ilgilenmek) onlara göre vakit kaybıdır, bu yüzden özellikle birileriyle ileti