Kehribar

karıncalar kadar çoğuz,
kehribar kadar özel,
hiçbir şeyin yokluğu kadar değersiz.

su sineğinin ömrü kadar günümüz,
filin ağırlığına eş duygu yükümüz,
belki görmüş geçirmiş bir zeytin ağacı ömrümüz.
afrikada az sonra yakalanacak olan bir antilop, kibar ve simsiyah gözlü.
ya da yağmur sonrası ezilip giden bir sümüklü böceğiz.

bugün;
soğuk, pis, acımasız hapishanemdeki 3bin793. günüm.
hastalıktan eriyip gittiğim, yaşlılıktan hareket dahi edemediğim;
tek beklediğim ölümüm.
açlık ve susuzluktan derimin kemiğime yapıştığı,
yalnız 9 nefes sonra, kalbi duracak olan bir ölüyüm.
vatanımın bir avuç toprağı için, delice siperden atılmamla,
alnımdan vurulup, yere serilmemin izletildiği bir anın göz yaşıyım.
bir gaddarın umarsızlığınca umursanmamışlığım.
ne olduğunu dahi anlamadan, kollarımdan kopmuş, kan ve revan içindeki bedenim.
çocuğunu yok yere yitirmiş, kavrulan, paramparça bir yüreğim.

zifiri okyanusun orta yerindeyim,
ya da sırtlanların arasındayım, sürüden kopmuş ayağı kırık vaziyette.
batsam batasım yok, boynumu uzatsam dişlenesim yok.
ne yapsam öleceğim, ne kaçış var ne çare.
yine de mücadele ediyorum, canımı müdafa edebilmek için.
hiçbir amacım ya da anlamım yok muydu ?
mücadelem var olmak içinse, var olmam ne için ?

13,5 milyar yıldır yanmakta olan bir yıldızım,
ve halen kimsenin haberi yok benden.
var olmamdaki amaç yanmak olduğundan, yanmaktayım yine de !
bu da benim mücadelem.

ey biz insanlar;
karıncalar kadar çoğuz,
kehribar kadar özel,
hiçbir şeyin yokluğu kadar değersiz,
fakat her şeyin varlığı kadar deriniz...

Rüzgar L. Everest
10 Haziran 2014

Bu blogdaki popüler yayınlar

Mentalist dizisi çözümlemelerim ve tahminlerim -spoiler-

Kendimiz için ne yapmalıyız ? -10 madde-

DuLDa 2015 & 2016 & 2017