özsöz 9
bazıları kendilerini nefse öyle teslim etmiştir ki;
ensesinden tuttuğunuzda uyuşup, kendini bırakan kedi misali,
bırakılana kadar, sürüklendikleri yeri farkedemezler.
taşını sıkarsan suyunu çıkartırsın dediler, ben çok yoruldum.
daha otuz yokken hastalığa doydum, ama bak; hala gencim !
yüksek hissiyat, beraberinde yüksek kavrayışı getirir,
lakin, algıların kuvvetli oluşu, eksi enerjilerden de daha çok etkilenmeniz demektir.
yaşamak bazen çok zor bi hâl alır,
ses gitse, zararı solukta kalır.
dünya bu denli sıradışıyken, daha fantastik bir dünya kurmanın arayışı beyhûde.
yanlış bir sisteme ayak uydurmak, infazı peşinen kabul etmektir.
onu benimseyenler, onun içinde kolay yer bulurlar,
çünkü herhangi bi direnç göstermeyeceklerdir.
onlar sisteme köle, sistem onlara sahiptir.
sorgusuz sualsiz kabûl ediştir kölelik.
eskiden iş, severek yapılan zanaat anlamındaydı.
şimdilerde, severek yapılan eyleme uğraş denilinir oldu.
iş ise, zorunluluktan yapılan harekete dönüştü. yazık !!! ne yazık...
dilinize hakim olamadan, düşüncelerinize hakim olamazsınız!
duru, güçlü, güzel konuşulan bir Türkçe, sağlam algılayış, sağlam düşünceler ve eşsiz fikirler sunacaktır sizlere.
gençler diye ne çok çektiriyorlar onlara,
sanki hiç yaşlanmayacaklarmış gibi...
...
cezasını çekiyorlar, işlemedikleri günahların.
...
vuranların akıttıkları kin öfke ve kıskançlık,
tertemiz olamadıkları o gençlik yıllarına.
vura vura kanattınız, kamçıları gençlerin sırtlarına,
yaşlandırıldılar yaşlanmadan.
...
elbet geçecek yıllar ve çürüyecek gaddarlar.
...
evet! gençler artık özgür!!! koşup, gülebilirler şimdi doya doya !!!!
ama küçük bir sorun var; o günün gençleri bugün artık yaşlılar....
kim kimi gerçekten anlayabilir ki ?
özgürlük; kendi üzerimizde sağladığımız kontroldür,
başkası üzerimizde kontrol hakkına sahipse, özgürlükten bahsedilebilir mi?
esas sağlanması gereken şey otokontroldür,
kontrolünüzü başkasının eline devrederseniz, ahmaklaşır ve aptallaşırsınız.
televizyonda seçme hakkınız yoktur, bakınız bu çok önemli....
ne kadar kanal değiştirirseniz değiştirin, sonucunda yine,
önünüzdeki kara kutuda ne gösteriliyorsa onu görürsünüz.
...
asla seçme şansınız yoktur... önünüze ne konursa onu izlersiniz kuzu kuzu !
kumanda ise; ilizyonudur,
"bak, kontrol sende!" köleliğinin.
seçim sandıklarından ve
saçmasapan dokunmatik telefonlarınızdan da bi farkı yoktur bu işin!
......
......
feminist olmamama rağmen;
kendine değer vermeyen her kadın, midemi kaldırır,
kendine değer vermeyen her insanda olduğu gibi.
____________________________________________________
bişeyi çok geç farkettim. varlığımız dünyayı değiştirmek için değil. dünya bizden çok daha eski, yapmamız gerekeni yapmak için geldik! kendini tanımak ve tamamlanmak, bize, ne yapmamız gerektiğini buldurur.
_________________________________________
var oluşumuzun nedeniydi;
hiçliğe doğru yok olmak !
_________________________
biz, en sonunda,
hiçlik içinde var olduk,
siz hiç var olamadınız,
hep yoktunuz!
____________
insanlar gözleriyle görebildiklerini bile anlayamıyorken,
gözle göremediklerini nasıl anlayabilirler ?
R.L.E.
